Biraz yalnız kalmalıyım belki de. Olayları sindirebilmek için, anlamlandırabilmek için zamana ihtiyacım var. Anlamlandıramazsam kötü, çünkü içim huzur bulmuyor o zaman. Neden oldu, nasıl oldu, kim masumdu, kim haksızlığa uğradı, bu aşamaya nasıl geldik hepsini cevaplandırmalıyım kendimce yoksa rahat uyku yok bana.
Televizyonda anlatıyorlar, köşelerinde yazıyorlar, sürekli son dakika haberlerinde gözüm. Pür dikkat dinliyorum, okuyorum, içiyorum hepsini. Bazı şeyleri anlıyorum, bazılarının ise yok cevabı. Belki daha sonra henüz değil zamanı.
Kendimi kötü, karamsar, depresif hissetmeye başlıyorum. Her şey kötüye gidiyor, daha da mı kötüye gidecek. Büyük bir badire atlattık ama bitmemiş, bitmiyor. Ya da her şey yerine oturuyor, geçmişe dair, olaylar, sebepler, sonuçlar aydınlanıyor. Alışık olmadığım farklı bir bakış açısı, yeni bir pencere aralanıyor.
2016 yaz tatilinden aklımda kalanlar; korku, şaşkınlık, kızgınlık, yurttaşlık bilinci, halkın gücü, kandırılmışlık, kahramanlık, karmaşa, yarım kalan bir tatil ve işte o yarım kalan tatilden aileme dair aşağıdaki fotoğraf kareleri.
Yaşadığımız tüm kötü şeylere rağmen hala gelecekten umutluyum. İyi yönetilen bir süreç ile daha güçlü ve huzurlu bir ülke olabileceğimize inanıyorum.