21 Mayıs 2012

annem

kim duyguları sel olmadan gözleri dolmadan anlatabilir ki annesini. hele ki anneliği tatmış, ucundan kıyısından bu seslenişin cefasını da sefasını da hissetmişseniz; büyüyünce anlarsın derken herkes size, büyüyüp de anladıysanız; canınız sıkıldığında sıkı can iyidir çıkmaz lafını, satacak bücürleri bulmuşsanız...

çalışan anne kuşağının öncülerindendir annem. 1982 yılında çocuklarına daha güzel birer gelecek kurmak düşüncesiyle, giresun dan ankara ya taşındıklarında, 43 yaşında ilkokul öğretmenliğinden emekli olmuş. 1,3,10,13,16 ve 17 yaşlarında 6 kız çocuğuyla bu büyük şehre adapte olmakta zorlandıklarını anlatılanlardan biliyorum.

babam ankara da okul müdürlüğü yapmış bir süre. daha sonra emekli olup, dershane öğretmenliğine devam etmiş. adalet anlayışı, haksızlığa tahammülsüzlüğü, paranın satın alamayacağı değerleri savunması, asabiyeti velhasıl devrin adamı olamayışı sebebiyle özel sektör eğitim anlayışını benimseyememiş ve tam emekliliğe kısa sürede geçmiş.

annem çoğu geleneksel türk ailesindeki gibi, çocuklarıyla otoriter sert baba arasında bir köprü oldu her zaman. bizim evde alınacak izinler önce anneye söylenir, sonra anne babaya çıtlatarak bir zemin oluşturur ve alınan tepkiye göre babadan istenir ya da istenmezdi. yaşanan olumsuzlukların çoğu babama hissetirilmeden atlatılırdı. şimdi düşünüyorum da babama yansıttığımız neredeyse tozpempe sorunsuz günleri organize etmek için annemin kırk parçaya bölünmesi gerekirdi.

eskiye dönüp baktığımda annemi hep mutfakta hatırlıyorum. şimdi düşünüyorum da genellikle bizimle yaşayan ananemle birlikte böylesine kalabalık bir aileye 3 öğün yemek hizmeti vermek ne kadar da zordur. özel günlerde kalabalık aile sofralarını hiç ihmal etmez annem. hele yılbaşı sofralarımız muhteşem olur. bu gelenek hep devam etti ailemizde...

annemde en hayran olduğum yan, hayatı zorlaştıran onca şeye rağmen hep neşeli olmasıdır. o kadar çocuğu ve zor bir kocayı idare eder, çoğu eğlence ve gezmeye katılırdı. mutfaktan gelen türk sanat müziği ezgileriyle büyüdük biz. annem söylemese de mutfaktaki radyo hep açık olur hala. son yıllarda yaşadığı sağlık sorunlarına rağmen, bir çok gence taş çıkarak ölçüde bakımlı, konuşkan, neşelidir. iyi görünmeyi ve iltifat almayı da çok sever.

annem benim için duygusal bir sığınak, ezilmiş kadın yanımdır ve kaybı içimde susturmaya çalıştığım ağlayan bir çocuktur... onun için ne anlatsam az, ne söylesem eksik kalacaktır. belki de en iyi burada söyleyemediklerim anlatır annemi.

not: anneler gününden beri taslak olarak bekleyen bu yazıyı, hiç tamamlayamayacağım hissiyle, gecikmiş anneler günü mesajı olarak yayınlamaya karar verdim.

görsel: cecile veilhan

28 yorum:

  1. evet önce anneye sonra babaya çıtlatılırdı söylenecek sözler.bizim evde baba hayır derdi genellikle.nedir bu babaların otoriterliği.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yeni nesilden umutluyum. şimdi bizim yaşlarda gördüğüm ailelerde böyle değil valla. hatta anadan tırsanlar bile var :) galiba bizde de böyle olcak :)

      Sil
  2. bizim evin erkeği annemdi :D
    babam hiç bişeye karışmazdı :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. nilhancım :) iyimiş valla... kadınlar bence idarecelik konusunda aile olur, ülke olur, holding olur :)) daha iyiler :)

      Sil
  3. harika yazmışsın...
    ben anneliği anne olunca anladım..
    bence hiç bir lisanda anlatamaz zaten yaşamak gerek.. umarım bizde annen gibi, annem gibi hakkını veririz anneliğin. umarım sende kızın ve oğlunda için sığınacakları en büyük liman olursun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok teşekkür ederim :) anne olmadan anlaşılmıyor çok garip bişey... hani hep derlerdi ya anne olunca anlarsın ne kadar da boş gelirdi. ben böyle olmayacağım derdim hep...

      Sil
  4. Sanki benim annemi anlatmışsın, 6 çocuk kısmı hariç. Babama zor şeyleri soracağımız ya da izin isteyeceğimiz zaman annem bir yolunu bulur hiç ummadığımız halde çıkardı o izin. O ne yapar eder hallederdi. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. burcu anneler can valla :) anneyi ikna et gerisine karışma :)

      Sil
  5. ne varsa eskilerde var işte. biz 1 bilemedin 2 çocukla hayata kapıları kapatıp evde kafayı yiyoruz. annen nasıl 6 çocukla herşeyin üstesinden gelmiş. bravo.. keşke bizler de onlar gibi olabilsek...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. annem evdeydi ama ben gene de hasrettim ona. çünkü o kadar çok işi vardı ki... 10 dakikalık sevgi zamanlarında şarj ederdim kendimi sanırım. bi de ablamlar vardı onlar da neredeyse anne gibi ilgililerdi... öyle böyle büyüdük işte. yeni nesil anneler öyle değil ki a dan z ye herşeyle delilik derecesinde ilgililer. uykusu düzeni şaşmasın diye evden çıkmıyoruz. ama eski düğünlere bak mesela her masada uyuyan bir çocuk var :)) valla hangisi daha iyi bazen bilemiyorum.

      Sil
  6. ne güzel bir yazı..bizdeki de benzerdi,anneye söylenir babadan onay beklenirdi:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok teşekkür ediyorum :))) babanın onayı kesinleşince biz bir de formalite olarak isterdik babamızdan :) aile içi tiyatro gibi :)))

      Sil
  7. Tam da annemin tahlil sonuçlarını alacağımız günün arefesinde yüreğime kor gibi düştü cümlelerin....Hep ama hep yanı başımızda olsunlar olmaz mı Nihanım?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. inşallah gülaycım inşallah.... annenin sonuçları umarım çok iyi çıkar canım...

      Sil
  8. merhaba

    bende ödülünüz var alır mısınız lütfen:)

    sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. defne kızın annesi çok naziksiniz, beni çok mutlu ettiniz, teşekkür ediyorum :)

      Sil
  9. Nihan yine çok güzeli çok dokunaklı bir yazı yazmışsın. Senin yazılarını artık iş saatleri dışında okumaya karar verdim:) Can evimden vuruyor çoğu yazın beni.

    Annelik bence de, bir annenin kelimelere dökemeyeceği birşey. Anne olunca annemi daha iyi anladım evet, ama ona bunu anlatabilmemin imkanı yok. Oysa içten içe çok iyi biliyorum ki; o beni anlıyor, bu hislerimi biliyor. Çünkü ben de içten içe eminim ki o da kendi annesine karşı buna benzer hisler taşıyor.

    Ben de annemlerin zamanının ve ondan da öncesinde ananemlerin zamanının bizimkine oranla daha çok annelik ve kadınlık gerektirdiğini düşünürüm. Annem de çalışan bir kadın olmasına rağmen, bana şimdiki zamanın hızı, stresi, acelesi, imkanların çokluğuna paralel hepsini değerlendirme hırsı ve annelik yaşının geç başlamasından dolayı bizim işimizin daha zor olduğunu söyler.

    Valla bu iş zor mor, ama en nihayetinde iyi ki varlar, iyi ki biz de anne olmuşuz... yaşayana ne güzel bir histir annelik, ne huzurlu, heyecanlı, tatlı tatlı:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. dağlar kızı ya çok teşekkür ediyorum. böyle şeyler duyunca çok mutlu oluyorum :))))

      evet canım anneler hep bizden bir adım öndeler, onların tecrübelerine erişmemiz imkansız. genelde kendi zamanlarının daha zor olduğunu söylerler ama senin annen farklıymış :) evet annelik duygusunu isteyen dileyen gönlünden geçiren herkesin tatmasını isterim ben de... allah kimseyi aratmasın...

      Sil
  10. öpüyorum Nihancım annenin ellerinden... eski anneler daha mı dayanıklıymış ne? ben tek çocuğumla kocamı bile idare etmekte zorlanıyorum çoğu zaman :P

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sibelcim şimdiki çocuklar 6 eski çocuğa bedel valla :)))

      Sil
  11. Anne olduğum andan itibaren annemin mutluluğunu daha bir önemsiyorum, o kadar çok şey hak ediyorlar ki..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. elif evet insan anne olunca annesinin değer kategorisini şöyle 3,5 basamak çıkarıyor. hele bir de hayatını kolaylaştıran destek olan bir anneyse...

      Sil
  12. iki kere okudum;annenizin ellerinden öperim.

    YanıtlaSil
  13. Ah be canım. Tam 3 haftadır annem hastanede ve çok fena oldum okurken. Benim annem hem anne hem babaydı bize. Çok özledim onu ya:(((

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ebrucum çok geçmiş olsun tatlım, annenin en kısa zamanda tamamen eski rutinine dönmesini sağlığına kavuşmasını diliyorum.

      Sil
  14. Ben duygusal manada aileden uzak biri olarak yetiştirdim kendimi hep,şimdi keşke zamanı geriye sarsalarda annemle babamla birlikte vakit geçirsek. Yazınızı sonuna kadar okudum ellerinize sağlık.

    YanıtlaSil

haydi söyle :)