26 Ağustos 2015

bir tatil klasiği: altınoluk

kuzey ege' de tatil yapmak;
bereketli topraklarda meyvenin envai çeşidini dalında görmektir.
buralarda ne yetişmez acaba sorusuna cevap bulamamaktır.
manzaraya hayran kalıp her anı fotoğraflamak istemek, deniz kenarında olup da sıfır nem nasıl oluyor diye şaşırmaktır.
altınoluk' ta tatil yapmak; en az kural en fazla eğlence ile yaşamak, bol bol oyun oynamaktır.

güvenli bir ortamda özgürlüğü son damlasına kadar yaşamak, güneşi batırmadan denizden dönmemektir.
bol bol satranç, tavla, okey oynamaktır.
 en güzel lezzetleri tatmak, yılın yorgunluğunu atmaktır.
keyifli arkadaş sofraları, akşamüstü deniz kenarı kaçamaklarıdır.
aquaparkların tadını çıkarmak, kuzenlerle eğlenmektir.
her yaz aynı yere gidildiği için bolca arkadaşı olmak, hiç sıkılmamaktır.
deniz kadar havuzun da tadını çıkarmak yüzmek, atlamak, dalmaktır.
sadece denizine değil her yerden bolca akan tatlı sularına, ırmaklarına da baka kalmaktır.
yakın çevreyi keşfetmek, bisikletle gezmektir.
kardeş olduğumuzu hissetmektir.
kitap okumaya bol fırsat bulmaktır.
24 saat birlikte vakit geçirmek, aile olmanın tadına varmaktır.
her yaz bir kere aile pozu vermektir :)
ödevleri, kitap okumayı unutmamak, "keşke öğretmenim ödev vermeseydi" diyerek az da olsa yapmaya çalışmaktır.
taşları boyamak, taşlara bile "ı love altınoluk" yazmaktır.
tatil bitince her sene olduğu gibi dönüş yolunda "geri dön babaaa" diye balıkesir' e kadar ağlamaktır.