18 Kasım 2016

Karanlık Sabahlara

Sabahların insanı olmayanlar, saat 11' e kadar yüzü gülmeyenler, gözünü işyerinde açanlar bilir; saat alarmının çalmasıyla yatak ile aranızda bir zıt kutuplar çekimi başlar. Ne kadar ayrılmaya çalışsanız da yatağın sizi çektiğini hissedersiniz. Ben de yatağın sıcaklığı, yorganın yumuşaklığı, yastığın rahatlığından  kendimi kurtarıp, banyoya ulaşan koridor yolunu gözlerim kapalı geçer, lavobada yüzümü yıkarken ancak açabilirim gözümü. Saat 7 de zihiri karanlık bir sabahı kucaklarım. 
Bir sene önceye kadar ileri- geri duruma göre oynayan saatler bu sene sabit kalınca ülke olarak zifiri karanlık sabahlarla tanışmış olduk. Doğudakiler neyse de batı illerinde yaşayanlar bizden daha kötü durumdalar. İstanbul, İzmir gibi batıda bulunan büyük illerimizde saat 8 e 10 kala güneş doğuyor şu an. Ne kadar erken yatsam da bu az uyumuşluk hissinden kurtulamıyorum bir türlü. 

Karanlık sabahlar bir tek doğmamış güneş ile de olmuyormuş bu sabah daha iyi anladım. Dün gece meclise sunulan ve salı günü tekrar görüşülmesine karar verilen önergenin içeriği :

"(2) Cebir, tehdit hile veya iradeyi etkileyin başka bir neden olmaksızın 16/11/2016 tarihine kadar işlenen cinsel istismar suçunda, mağdurla failin evlenmesi durumunda, Ceza Muhakemesi Kanununu 231 inci maddesindeki koşullara bakılmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, hüküm verilmiş ise cezanın infazının ertelenmesine karar verilir. Zamanaşımı süresi içinde evliliğin, failin kusuruyla sona ermesi halinde fail hakkındaki hüküm açıklanır ve cezanın infazına devam olunur. Bu fıkra uyarınca fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına veya cezanın infazının ertelenmesine karar verilmesi durumunda, suça azmettiren veya işlenişine yardım edenler hakkında kamu davasının düşmesine veya infazın ortadan kaldırılmasına karar verilir"

midemi bulandırdı. Ne zaman bu hale geldik, kız çocuklarımızdan ne zaman vazgeçtik. Bu önergeye el kaldıranlar hiç mi düşünmediler kendi kızlarını, eşlerini. Tecavüzcüsü ile evlendirilen kız çocuklarının bir hayatları olabilir mi? Fail ile mağdurun evlendirilmesi ne demektir? Bu önerge tecavüzün meşrulaştırılması mıdır? Yapılan açıklamalarda bu önergenin tecavüzü kapsamadığını söylüyorlar. Tecavüzü kapsamayan cinsel istismar suçlarından bahsediliyor. Ortada bir suç varsa o suçun bir cezası olmalıdır. Suçlu evlenerek cezasından kurtulmamalıdır. Evlilik kurumu suçun aklanma yeri değildir. 

Ben bu ülkeye dair son umutlarımı bugünün karanlık sabahında kaybettim.

Görsel:Amanda Cass

16 yorum:

  1. O kadar üzgünüm ki, nasıl iğrenç bir zihniyet, nasıl bir vicdansızlık anlayamıyorum aslada anlamayacağım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben bu yorumu yazarken neyse ki öneri geri çekildi. Bu kararda sosyal medyanın gücünün çok etkili olduğunu düşünüyorum.

      Sil
    2. Salı akşamı geçirilen torba yasanın içinde aile rızası ile evlilik yaşını 16'dan 12'ye çektiler diye bir şey okudum. Eğer öyleyse hiç bir anlamı yok. Sadece içerideki 3800 sapık çıkamamış oluyor ama gelecek için umutları kökünden söküp atıyor bu yasa. Umarım okuduğum şey yanlıştır. Aksi taktirde ciddi kandırıldık...

      Sil
  2. Bizim ohh tecavüz değilmiş diye rahatlamamızı bekliyorlar ama çok beklerler. Resmen gözümüze soka soka suçu meşrulaştırıp, suçluyu tepemize çıkartıyorlar. Şoklar içerisindeyim :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Küçük yaşta yapılan imam nikahlı evlilikleri önlemeye çalışmak ve bunu sağlamak için gerekli tedbirleri almak en doğrusu en güzeli.

      Sil
  3. Üzülerek söylüyorum ki gidiş iyi bir gidiş değil :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Off of, bu gidiş gidiş değil de dönüş de yok gibi :(

      Sil
  4. Belanızı bulun domuzlar!
    demekten başka bişey demiyorum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hataların oluşmasını önlemek yerine, hata yapılmasına göz yumarak bunun sonuçlarını düzeltmeye çalışmak nasıl bir yaklaşım olabilir ki.

      Sil
  5. Sorma arkadaşım az önce Gülşah arkadaşım da aynı konuya değinmişti artık tutamıyorum kendimi küfürler ediyorum! Saat işini hiç anlamıyorum yine bir hinlik vardır bu işin arkasında eminim. :( Zihniyetlerine köpekler s....n affedersin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Saat işinde de var bişi Müjde Hanım katılıyorum :)

      Sil
  6. Ülkeye dair umutlarım tükendikçe, dünyaya dair umuduma sarılmaya başlıyorum. Ülkeye dair hayallerimi yitirdikçe, çocuklarımın geleceğine olan inancımı çoğaltıyorum. Bir çıkış varsa da, henüz benim dimağıma gelebilmiş değil. Çözüm eğer bireysel olarak kendi çevremize odaklanıp, dokunabilmekte ise; bunda bile günlük yaşamın eritici hengamesinden ve içimize yerleşen korku ikliminden dolayı başarılı olabileceğimizi sanmıyorum. Okullara bakıyorum, parklara, sokaklara ve hatta evlerin içine ve çocuklar namına bir ışık göremiyorum. Bir parkta bir kitap okusam çocuklara, bir okul bahçesinde çöp toplasam çocuklarla, bir eve misafir olsam, çocukları doyursam diyorum. Sonra o minik gayreti kökünden söküp atıyor etraftaki cehalet. Korku dilimi bağlıyor, Türk insanı elimi. Gün geçtikçe kozamın duvarları kalınlaşıyor ama bir yandan da çocukların o kozada büyüyemeyecekleri gerçeği ile boğuşuyorum. Açılacakları dünyanın bu coğrafyadaki örümcek ağı olmasına inanmak istemiyorum, bunu kabul edemiyorum. Oturup içimdeki karanlık bitene kadar haykırarak ağlamak istiyorum. Ne zamana kadar dayanacak bu yürekler, bu akıllar bilmiyorum. Sonunda delire delire direnecek hale de geldik...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne güzel ifade etmişsin ve ne kadar haklısın. Büyük şehir çıkmazından kurtuldun en azından, küçük beldelerde yaşadığım için biliyorum sanki sorunlar oralara daha az nüfus ediyor gibi. Yurt dışı yurt dışı diyoruz ama o da öyle zor ve cesaret isteyen bir şey ki. Tek isteğimiz çocuklarımızın güvenli huzurlu sağlıklı büyümeleri :(

      Sil
    2. Çocuklarımızın güvenli ve sağlıklı büyümeleri ortak dileğimiz. Peki nasıl olacak? Ben de bunu düşündükçe bunalıyorum işte. Küçük beldeler daha rahat ama okullar aynı, medya aynı vs. Yani bir şekilde içindesin tüm olayın, en azından çocukların büyüdükleri zamanları düşününce. Yurtdışını biz de mecbur kalmadıkça eledik artık. Gerçekten çok zor bir karar bu. Yapması da zor, sonrası da. Dediğin gibi en azından şehirden adım attık... Darısı başınıza :)

      Sil
  7. of of akıllancak mı bizim ülke.

    YanıtlaSil

haydi söyle :)