22 Kasım 2024

Ebedi Barış

EBEDİ BARIŞ - İSTANBUL DT Büyük Oyunu
1 Perde - 1 saat 20 dakika
Yazan Juan Mayorga
Çeviren Canan Şahin
Rejisör Yunus Emre Bozdoğan
OYUNCULAR:
(Oyuncu isimleri alfabetik olarak sıralanmıştır.)
Enmanuel Alp Ünsal
John - John Doruk Nalbantoğlu
Casius Emin Gürsoy
İnsan Fatih Topçuoğlu
Odin Murat Yatman
Şüpheli İnsan (Video) Yavuz Topçuoğlu
OYUNUN KONUSU
Kötü kimdir? Ya iyi? Sizce emirleri uygulamak ve ahlaki doğruluk arasında nasıl bir seçim yapmalı? Tarafsız kalınabilir mi? Daha da önemlisi ebedi barışı sağlamak mümkün olabilir mi? Oyun herkesin bu zor soruların yanıtlarını bulmaya çalışacağı alışılagelmedik bir dünyaya davet ediyor izleyiciyi.

20 Kasım' da Şinasi Sahnesi' nde izleme şansı bulduğum bu oyun şimdiye kadar izlediklerim arasında sezon iyisiydi:)
Yazarımızı tanıyalım: 
Juan Antonio Mayorga Ruano, 1965'te Madrid'de doğdu. İspanyol bir oyun yazarıdır. 

Ebedi Barış, Kant (1724-1804) tarafından ilk kez 1795 yılında yayımlanmış; altı ön madde, üç esas madde, iki ek madde ve siyaset ve ahlâk arasındaki ilişkiyi inceleyen bir ekten oluşan bir barış antlaşma tasarısı şeklinde kaleme alınmış bir eserdir. Literatürde "barış üzerine felsefi bir deneme" olarak bilinir. Kant, eserin önsözünde "Ebedi barış mezarda" diyerek kendi eserinin eleştirisini yaparken aslında barış için yapılan çalışmalara ironik bir yaklaşım gösterir. Kant'ın amacı, esas itibariyle devlet, ahlâk ve hukuk hakkındaki görüşlerin felsefi açıdan eleştirisini yapmaktır.

2004 yılında Madrid' de metroda gerçekleşen terör saldırısından sonra İspanya hükümeti Mayorga' dan terörle ilgili bir oyun yazmasını ister. Mayorga da Immanuel Kant’ın aynı adlı denemesinden esinlenerek Ebedi Barış'ı yazar.
Oyunun konusundan bahsedelim: Sahne açılışında büyükçe bir kafeste anti-terör köpeği olma adayı üç finalist köpek yer almaktadır. Onlarla kıdemli ve daha yetkili yaşlı bir köpek ile bir insan ara sıra kafese gelerek iletişim kurarlar. Bu, üç köpek arasında 'beyaz tasma' yı kazanmak için gerçekleştirilen bir müsabakadır. Koku alma, iz sürme, mülakat, öz geçmiş, soru-cevap gibi pek çok alanı içermektedir. Sorular terörizm, tanrı, din, baskı altında doğru seçimler yapabilme gibi çok yönlüdür. Köpekler aynı odayı paylaşmakta olsalar da aslında birbirlerine rakiptirler. Başlarda dost gibi görünseler de aşamalar ilerledikçe üstlerine yaranabilmek için birbirlerinin kuyularını kaymaya başlarlar hatta canlarına kast etmeye kadar işi ilerletirler.

Köpeklerden her birinin önce çıkan özellikleri diğerlerinden çok farklıydı. Enmanuel aklı ve zekayı, John - John fiziksel gücü, disiplini,  Odin ise kurnazlığı ve çıkarcılığı temsil etmekteydi diye düşünüyorum. Günün sonunda kazanan kim oldu derseniz metinde net olarak çıkarım yapılamasa da benim yorumum akıl ve zeka olur. Kant' ın devlet, ahlâk ve hukuk çerçevesinde barışın ve terörizmin, doğrunun ve yanlışın, iyinin ve kötünün farklı bakış açıları ile sorgulanışı oldukça etkileyiciydi.
Oyunculuklar üst düzeydi. Enmanuel canlandırması ile Alp Ünsal' ı Türk-Yunan ortak yapımı Romeo ve Juliet' in Romeo' su olarak hatırlıyoruz, burada çok daha başarılıydı. John - John karakteri ile Doruk Nalbantoğlu' nu çok beğendim. Emin Gürsoy, Kızıl Goncalar' ın Lokman' ı burada Casius rolü ile karşıma çıktı. Odin tiplemesi ile Murat Yatman çok inandırıcıydı. Oyunculukların hepsine şapka çıkarılır. Metin zaten çok akıcı, akılda kalıcı ve etkileyiciydi. Hepsi birleşince bir tiyatro ziyafeti yaşadığımı söyleyebilirim.

Akılda kalanlar ;
-Bir protestonun gerçekleşmesindense katliama dönüşmesi yeğdir.
-Dişlerini yeterince gösterirsen ısırmana gerek kalmaz.

Yunus Emre Bozdoğan rejisi ile sahneye konulan oyunda tüm ekibi alkışlıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

haydi söyle :)