1 perde | 1 saat 5 dakika
Yazan : ZEYNEP KAÇAR | Yöneten : ÜNSAL COŞAR
Gerçek durumla sanal olan durumun iç içe geçtiği bir anlatımla her şeyin sahte
olduğu bir dünyada, bir kadın gerçeklere karşı tek başına… Kadını içinde
bulunduğu durumdan kurtaracak bir çıkış yolu var mı?
Not:
-2009 - 2010 Sanat Kurumu Övgüye Değer Oyun Yazarı - Zeynep Kaçar
-2009 - 2010 Baykal Saran Tiyatro Ödülü - Servet Pandur
-2009 - 2010 1. Sadri Alışık Anadolu Tiyatro Oyuncu Ödülleri En İyi Kadın Oyuncusu - Servet Pandur
-2009 - 2010 X. Lions Tiyatro Ödülleri Küçük Salon Kadın Oyuncusu - Servet Pandur
-2009 - 2010 Sanat Kurumu Övgüye Değer Oyun Yazarı - Zeynep Kaçar
-2009 - 2010 Baykal Saran Tiyatro Ödülü - Servet Pandur
-2009 - 2010 1. Sadri Alışık Anadolu Tiyatro Oyuncu Ödülleri En İyi Kadın Oyuncusu - Servet Pandur
-2009 - 2010 X. Lions Tiyatro Ödülleri Küçük Salon Kadın Oyuncusu - Servet Pandur
OYUNCULAR : SERVET PANDUR - EREN DEMİR
bu sene tiyatro açısından benim için verimli geçti diyebilirim. sezonun kapanışını bu tek kişilik stand-up tarzında eğlenceli oyun ile yaptım. eğlenceli olduğu kadar, hemen her kadının gurur duyduğu değerlerin nasıl da kadın kimliğini hiçleştirdiği konusunda tokat gibi bir eleştiriydi aynı zamanda...
oyun; yemek, spor, dedikodu, seyirci katılımı, göbek havası konseptine sahip; mutfak şeklinde dekore edilmiş bir kadın programında geçmektedir. servet pandur ise sunucu rolündedir. program oynak bir müzik ile açılır, ekran başındaki ve stüdyodaki izleyicilere hoşgeldiniz denirken, siz kendinizi gerçek bir sabah programında gibi hissedebilirsiniz. günün yemek menüsü verilerek programa başlanır. aralarda seyirci katılımı sağlanarak yapılan ve doğaçlama gelişen sohbetler oyunun esas bölümünü oluşturur.
servet pandur başarılı bir eşe sahip, bir erkek bir kız özel okulda okuyan çocuklarıyla varlıklı bir yaşam sürmektedir. varoluşunun güzide sebebi, sığınağı olarak gördüğü mutfağında (çoğu parçası evlilik yıl dönümü, anneler günü gibi özel günlerde eşi tarafından hediye edilmiş) birbirinden harika yemekler pişirmek ve birbirinden muhteşem aile sofraları kurmaktır... o eşinin iş arkadaşlarını evinde en güzel şekilde ağırlarken, eve gelen tüm davetiyelerde "ve eşi" olmaktan duyduğu rahatsızlığı "zaten ben de hep "ve eşi" olmak isterdim küçükken" diyerek esprili bir şekilde dile getirmektedir. iş yaşamına çocuklarının doğumuyla veda etmiş ve mükemmel anne, mükemmel eş kimliğinin hakkını vermeye adamıştır kendini... cinsel hayatının ritmi bile eşinin tatil günlerine göre belirlenmiştir. aynı zamanda hapishanesi olan bu mutfaktan kaçmanın yollarını aramaktadır. çünkü programın reytingi uğruna izleyiciye baştan beri o stüdyoda sunucunun zorla tutulduğu mesajı verilmektedir. zaten oyun sonunda ekranların ne kadar aldatıcı olabileceği çarpıcı bir şekilde izleyiciye aktarılmaktadır.
servet pandur, izleyicinin cevaplarına göre konuları ve esprileri yakalamakta çok başarılıydı. ayrıca danslarda da performansı yüksekti. bu oyunda eminim her seferinde senaryo tekrar yazılıyordur. çok eğlenceli hoş vakit geçirilebilecek bir oyun... eğer önümüzdeki sezon tekrar sahne alır ve giderseniz tiyatronun sanatsal ağır havasını ve uzun tiratlarını beklememenizi öneririm.
ne kadar guzel, bizde o kadar cok ozledikki tiyatroyu anlatamam. yaza sakliyoruz tum ihtiyaclari:) sevgiler
YanıtlaSilözel tiyatroların da çok güzel oyunları var. ben de çok özlemiştim ilk kez bu sene çocukların büyümelerini fırsat bilip gitmeye başladım :)))
SilMerhabalar,
YanıtlaSilBen de tiyatroyu çok seviyorum ama eskisi kadar gidemiyorum. Çocuk, ev iş derken zaman kalmıyor etkinliğe. Aslında bu halime üzülüyorum ama pek de fazla yapacak birşey yok. İnşallah kızım büyüdüğünde ben de kendime biraz zaman ayırabilcem...:)
Bu arada bloğunuzu çok beğendim ellerinize emeğinize sağlık. İzlemeye aldım. Bana da bekliyorum. Sevgiler,
çok teşekkür ederim. evet biraz büyümeleri gerekiyor gerçekten çünkü genellikle akşam saatlerinde oluyor bu tip etkinlikler...
Sil
YanıtlaSilgüzel bir konuymuş, bir kadın mutfakta(yaşamda) sadece mutlu etmek için mi vardır? yoksa gerçekten mutlu mudur?
sorusunu getirdi aklıma , tabii hemen Julie&Julia filmi geldi aklıma
Oyunculuğu görmek isterdim...
o filmi izledim bir blogger olarak :) evet konu hem düşündüren hem güldüren cinstendi :) izmirden bir grup sırf bu oyun için gelmişti sizi de bekleriz :)))
SilTiyatroyu çok sevmeme rağmen bu sene çok az gidebildim.Güzel bir paylaşımda bulunmuşsunuz, teşekkürler.
YanıtlaSilben teşekkür ederim :)
SilÇok imrendim sana. Bir süredir sosyal her türlü etkinlikten uzağım:)
YanıtlaSilÇocukları ve seni öpüyorum
saol ebrucum ben de sizi öpüyorum :)
SilMerhabalar,
YanıtlaSilBloğunuzu yeni keşfettim. Çok beğendim. Tiyatroya gitmeyeli çok uzun zaman oldu. Küçük kızımla ilgilenmekten fırsat bulup da bir türlü gidemiyorum. Aslında çok çok güzel eserler sergileniyor. Fırsat yaratmak lazım, zaman çok hızlı akıp gidiyor...
İnşallah en kısa zamanda gideceğim...
Bu arada sayfanızı izlemeye aldım, bana da beklerim :) http://fatoscatadlar.blogspot.com/
Tekrar görüşebilmek dileğiyle,
İzmir' den sevgiler...
teşekkür ediyorum ben de sizin blogunuzu beğendim :)
Sil