1 Aralık 2017

Giydirici

GİYDİRİCİ | İSTANBUL DT
2 perde | 2 saat 30 dakika
Yazan : RONALD HARWOOD | Çeviren : ERGUN SAV | Yöneten : HAKAN ÇİMENSER
KONU:II. Dünya Savaşı'nda, ölümüne tiyatro yapan bir grup.
OYUNCULAR:CELAL KADRİ KINOĞLU-HAKAN ÇİMENSER-RÜYAM PERİHAN DİRİN-HÜLYA GÜLŞEN-EBRU DEMİRDÖVEN-ARAL SESKİR-OSMAN TUNCA SOYSAL-SİNAN CEM-ÇABUK-GÜNEŞ YAKIN-CEM ŞAHİN-SUZAN SABANCI-ÖZGÜN BAYRAKTAR
22. Sadri Alışık Tiyatro ve Sinema Oyuncu Ödülleri
Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu Celal Kadri Kınoğlu
5. Ekin Yazın Dostları Tiyatro Ödülleri (2016-2017)
Erkek Oyuncu Celal Kadri Kınoğlu
XVII Direklerarası (İstanbul) Seyirci Ödülleri
Performans Ödülleri-Erkek Oyuncu: Celal Kadri Kınoğlu

Geçen yıl da İstanbul Devlet Tiyatrosunun bir turne oyununu (Yaşamak Denen Bu Zahmetli İş) izlemiştim. İDT turne oyunlarını kaçırmamaya çalışacağım artık çünkü gerçekten sahnede ustaları izlemek çok başka hisler bırakıyor. Küçük Tiyatronun güzel atmosferinde D sırasında keyifli bir oyun izledim dün akşam.
“Giydirici” (The Dresser) adlı tiyatro oyununu; İngiliz tiyatro oyun metni yazarı, romancı, film senaristi, Akademi Ödüllü Sir Ronald Harwood 1980 yılında yazmış. II. Dünya Savaşı sırasında, İngiltere' de tiyatro yapmaya çalışan bir topluluğun yaşadığı zorlu süreci anlatıyor. Ön planda grubun başrol aktörü ile kendini ve yıllarını ona adamış giydiricisinin ilişkisi incelenirken, alt metinlerde sahne arkası, provalar, oyuncular arasındaki ilişkiler, kulis var. Oyunda en çok hoşuma giden bir tiyatrocunun tiyatroya, izleyiciye, diğer oyunculara bakış açısını yakalayabilmeniz.
Turnedeki tiyatro grubu bir gün Othello, bir gün Kral Lear' ı oynuyor. Baş oyuncu(Sir-Hakan Çimenser: aynı zamanda oyunun yönetmeni) kendisini çok beğense de aslında orta sınıf bir taşra oyuncusu. Ama Norman(Giydirici-Celal Kadri Kınoğlu)' ın gözünde tartışılmaz bir ilah. Lady(Hülya Gülşen), yıllardır Sir ile aynı sahneyi paylaşan bir oyuncu aynı zamanda Sir' ün sevgilisi. Madge (Rüyam Perihan Dirim) Sir' e yıllardır aşık olsa da aşkını içine atmış ama Sir' ün yakınlarından hiç ayrılamamış.
Oyun ilk sahnenin ilk repliğinden itibaren izleyiciyi içine alıyor. Olaylar Sir' ün tükenmişlik sendromu içerisinde, hasta-depresif bir psikolojiye girmesiyle başlıyor. Norman onu ayakta tutmaya akşam oynanacak temsile hazırlamaya çalışıyor. Ama nasıl bir oyunculukla... 
Celal Kadri Kınoğlu' nun insanüstü bir performansı var. Öyle yüksek enerjili bir karakter ki canlandırdığı bir an bile kıpırtısız, mimiksiz değil. Ses tonu, mimikleri, hareketleri ile rol ile bütünleşmiş ve bu oyunda aldığı tüm ödülleri sonuna kadar hak etmiş. Her gösteride eminim 2000 kalori yakıyordur :) 

Hakan Çimenser' in yönetmenliğini de oyunculuğunu da çok beğendim. Dedim ya ustaları izlemenin bıraktığı tat unutulmaz oluyor. Savaş ortasında sanat, sanatçının savaşa bakışı, sahne-kulis geçişleri gayet başarılıydı.

Hülya Gülşen, hepimize televizyondan çok tanıdık gelen bir sima. Ferhunde Hanımlarda, Bizim Evin Hallerinde yer almıştı. Temsilde ilerleyen yaşına rağmen oyunculuktan beklediği başarıyı elde edememiş, biraz sıkılmış bunalmış Lady karakterini içtenlikle canlandırmış.
Oyunun son sahnesi ise karşılıksız ve tutkuyla adanmış bir hayatın, karşı tarafın gözündeki değerini çok çarpıcı ve düşündürücü bir şekilde ortaya koyarken; verilen onca emeğin, özverinin karşılığında beklenen manevi takdirin alınamamış hayal kırıklığı ile izleyiciye veda ediyor.

Ben de bu yazıyı Sir' ın akılda kalıcı repliği ile bitiriyorum:
Oyuncular, yalnızca diğerlerinin anılarında yaşarlar. Dünyadaki en güzel şey hatırlanmaktır…
Başarılı bir oyun içinde oyun prodüksiyonu, kesinlikle izlenmeye değer :)

Not: Giydirici(The Dresser) 1983 yılında film olarak çekilmiş. Filmde : Albert Finney, Tom Courtenay, Edward Fox, Zena Walker, Eileen Atkins, Michael Gough, Cathryn Harrison rol almış.

6 yorum:

  1. Teşekkürler;küçük sahnede olmak;ayrı bir sanatsal kıpırtı...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet hele ki büyük tiyatronun atmosferi paha biçilemez :))

      Sil
  2. Anniş gene kaçmış biyerlere :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Napiym be syra kardeş, işte kendi çapımızda takılıyoruz yaa :))

      Sil
  3. heeey tiyatro çok sevdiğim halde bu sene hala başlayamadım yaaa :)

    YanıtlaSil

haydi söyle :)