VİŞNE BAHÇESİ - ANKARA DT-Büyük Oyunu
2 Perde - 2 saat 10 dakika
Yazan: Anton Pavloviç Çehov
Çeviren: T. Yılmaz Öğüt
Rejisör: Bengisu Gürbüzer Doğru
OYUNUN KONUSU
Oyun, Çarlık Rusya’nın değişen sosyal ve ekonomik hayatında giderek güç kazanan burjuva sınıfı karşısında yok olmaya başlayan aristokrat Ranevskaya ailesinin, yeni düzen karşısında eski alışkanlıklarından vazgeçememelerini ve değişen düzenin gelişimine ayak uyduramamaları sebebi ile zenginliklerini ve topraklarını kaybedişini konu alır.
OYUNCULAR:
Lyubovandreyevna Ranevskaya Orkide Çivicioğlu
Leonidandreyeviç Gayev Cem Balcı
Yermolayalekseyeviç Lopahin Bülent Çiftçi
Pyotrsergeyeviç Trofimov Ergin Özdemir
Borisborisoviçsimeonov Pişçik Ümit Hasret Arslan
Semyonpanteleyeviç Yepihodov Okan İrkören
Firs Nejat Armutçu
Anya Başak Vural
Varya Cemre Burcu Tosun
Dunyaşa Tuba Akten Mengi
Arlotta İvanovna Başak Güleç Gökalp
Yaşa Muzaffer Saygı
Yolcu Yunus Beydoğan
Davetliler: Buse Çağla Çelik, Gül Öz, Mehmet Tolga Günay, Fatmanur İsmailçebi, Mehmet Onur Kocabaş, Ahmet Ergin Sezen
Ankara, Cüneyt Gökçer Sahnesinde, serin bir sonbahar akşamında, kalabalık tiyatro sever bir kitle olarak Çehov eserlerinden birini izlemek üzere salonu doldurduk. Çehov deyince aklımıza gelenleri kendimizce tekrar ettik. Kuğunun Şarkısı-Bir Evlenme Teklifi, Vanya Dayı, Üç Kızkardeş, Ayı, Martı, Altıncı Koğuş yazarın kısa hayatına (44 yaş) sığdırabildiği eserlerinden ilk anımsadıklarımızdı.
Eserleri genellikle Çarlık Rusyasının son zamanlarında, 19. yüzyılda dönemin değişen sosyo-ekonomik yapısı atmosferinde geçen Çehov, Vişne Bahçesi' nde tam anlamıyla bunu yansıtmış bizlere. Oyunda, toprak sahibi aristokrat Ranevskaya ailesi, ellerinde kalan son varlıkları 'Vişne Bahçesi'ni satmak durumunda kalmalarına rağmen yeni ekonomik koşullara çok da uyum sağlayamamış görünüyor. Ailenin Paris' ten dönüşleri ile ilk perde başlıyor.
Sahne dekorunda ilk göze çarpan çiçek açmış pek çok vişne ağacı. O kadar gerçekçi ve güzel görünüyor ki beyaz pembe insanın içi açılıyor. Sonra bir malikane, çift yönlü merdiven ile çıkılan üst giriş ve bahçesi fark ediliyor. Ve geceleri ışıkları yanan sokak lambaları, gökyüzü manzarası... Çok güzel tasarlanmış özenilmiş ve başarılı bir dekordu. Tasarım için Selim Keleşoğlu özel bir alkışı hak ediyor diye düşünüyorum.
Kostümler ve müzik de en az dekor kadar dönemi yansıtan başarılı ve tamamlayıcı öğelerdi. Öyle ki klarnet, keman ve akordeondan oluşan mini orkestranın kostümleri bile çok güzeldi.
Oyunculuklar için de övgü sakladım. Çalışılmış, özenilmiş, oldukça başarılı ve inandırıcı oyunculuklar izlediğimizi düşünüyorum. Özellikle Yermolayalekseyeviç Lopahin' i canlandıra Bülent Çiftçi' yi çok başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Vişne Bahçesini satın alacak olan, yıllarca Ranevskaya' lar için çalışmış, ezilmiş, hor görülmüş ancak sonradan zengin olmuş bu karakter, artık vişne bahçesini satın alabilecek güçtedir. Almakla kalmayacak vişne bahçesindeki ağaçları kesecek ve orayı ayrı bir kazanç kapısına çevirecektir. Bu karakter Rusya' da yeni oluşmaya başlayan burjuva sınıfını temsil etmektedir. Artık feodalite sonlanmakta, aristokrasi yok olmakta, burjuva sınıfının yükselişi başlamaktadır.
Metne gelince :) Çehov' un metni, karakterler arasındaki gündelik, sıradan ve sıkıcı diyaloglardan oluşmaktaydı. Oldukça durağan, ilgi çekmeyen, yok denecek kadar az olay örgüsü içerisinde izleyicinin beğenisini kazanmayı başaramadıklarını düşünüyorum. İkinci perdenin başında evde balo düzenlenmesi ve danslar biraz ritmi yükseltse de yetersiz kaldı. İzleyicilerin bir kısmının perde arasında çıktıklarını, bir kısmının ise alkışa kalmadıklarını görmek üzücüydü. Bu kadar özenin, enerjinin ve emeğin daha ilgi çekici bir metin için kullanılması durumunda harika bir tiyatro eserinin ortaya çıkacağını düşünmekten kendimi alamadım.
Bilet almadan önce bunları göz önünde bulundurmanızı önerir, yine de tiyatrosuz kalmayın derim.
İyi seyirler!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
haydi söyle :)