bizim evde çocuklar hasta olmayı çok seviyorlar. düşündüm hatırladım, küçükken ben de çok severdim :) annem ev halkına hasta olduğumu ilan ettiğinde, eksta bir ilgi, şefkat görürdüm hep. biz aman bir şey olmasın diye üstlerine titrerken, öksürükleri ıhlamurla, burun tıkanıklığını serum fizyolojikle, ballı zencefiller, pekmezlerle atlatmaya çalışırken, onlar şurup içme telaşı içindeler... dün akşam hafif ateşi olan eren; "sonunda mutlu olmak için bir neden buldum!" dedi. anlayamadım, bir kaç kez tekrarlattım, basbayağı böyle söylüyor :) hele ki ablası biraz hasta olsun, kendisi olmasın bin bir mazeret buluyor, karnının ağrımasından bacağının acımasına kadar geniş bir yelpazede... elif desen saltanatı sallandığı için üzgün; "keşke eren bana yaklaşmasaydı, hasta olmasaydı" derken sebebin kardeşinin hastalığına üzülmesi olmadığı ortada... işin içine doktor girince keyifler daha bir yerine geliyor. sanki doktora değil, eğlence parkına gidiyorlar. biz hasta olmanın kötü bir şey olduğunu, hastalanmamak için temizliğin, beslenmenin önemini anlataduralım, onlar apayrı bir bakış açısındalar... duygusal olarak tatmin bulmak yetiyor onlara, fazladan ilgi, alaka için hasta olmaları gerekiyorsa buna razılar. bizimkilerde mi yanlış bir şey var, yoksa sizin çocuklar da böyle mi :)
durumu anlatan en güzel şiir de bu sanırım, çok severim, çok duygulanırım her okuduğumda:
Ben hayatta en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yerden bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü ha düşecek
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bilmezdi ki oturduğumuz semti
Geldi mi de gidici - hep, hep acele işi
Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi
Atlastan bakardım nereye gitti
Öyle öyle ezber ettim gurbeti
Sevinçten uçardım hasta oldum mu,
Kırkı geçerse ateş, çağırırlar İstanbul'a
Bi helallaşmak ister elbet , diğ'mi oğluyla!
Tifoyken başardım bu aşk oy'nunu,
Ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu,
En son teftişine çıkana değin
Koştururken ardından o uçmaktaki devin,
Daha başka tür aşklar, geniş sevdalar için
Açıldı nefesim, fikrim, canevim
Hayatta ben en çok babamı sevdim.
Can Yücel
Karaçalılar gibi yerden bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü ha düşecek
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bilmezdi ki oturduğumuz semti
Geldi mi de gidici - hep, hep acele işi
Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi
Atlastan bakardım nereye gitti
Öyle öyle ezber ettim gurbeti
Sevinçten uçardım hasta oldum mu,
Kırkı geçerse ateş, çağırırlar İstanbul'a
Bi helallaşmak ister elbet , diğ'mi oğluyla!
Tifoyken başardım bu aşk oy'nunu,
Ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu,
En son teftişine çıkana değin
Koştururken ardından o uçmaktaki devin,
Daha başka tür aşklar, geniş sevdalar için
Açıldı nefesim, fikrim, canevim
Hayatta ben en çok babamı sevdim.
Can Yücel
Çok tatlılar yaa keşke yaklaşmasaymış:)) Aynı durum canım merak etme. Oysa zaten fazlasıyla ilgiliyiz değil mi?
YanıtlaSilÖnceki akşam da biz gittik ailece doktora okula gitmesinde sakınca var mı diye sordum doktor gidebilir dedi ida çıkınca diyor ki tabi kendisi 6 da kalkmıyor ya:))
Çok geçmiş olsun acil şifalar.
Şiir çokk güzeldi Nihancım, tek kişi olduğumuz için sanırım bizde hastalık sevilmez, çünkü o günler dışarı çıkamaz, arkadaşı gelemez vs. o yüzden hasta olmayı istemiyor hiç :) ama iki kardeş te olay farklı, birine yapılan her türlü bakım ve ihtimam ister istemez diğerine de hasta olma ihtiyacı doğuruyor sanki :)
YanıtlaSilvalla herkes hasta yine, şu sıcaklar bi gelseydi hayırlısıyla..
YanıtlaSilçook geçmiş olsun ama naapsınlar azıcıkta haklılar mi ki kuzucuklar ..yani ne biliyim bizim için bile hasta olmak demek battaniye demek, ıhlamur demek, kumanda demek (tabii imkanlar elverdiği ölçüde) bir de onları düşün daha fazla ilgi, alaka, sevgi sözcüğü, öpücük.. ohooo yani tamam normaldede yapılıyor ama tabiiki hasta olunca durum daha bi dramatik oluyor.. şiirse çok güzel eee tabii can yücel:)
ben de isterdim hasta olmayı. daha geçen gün hastalandığımda bile "anne şefkatine ihtiyacım var, çok hastayım" demiştim eşime :)
YanıtlaSilacil şifalar dilerim Nihancım. neyseki sıcaklar geliyormuş artık ;)
çok geçmiş olsun..ah ah bi yaz gelemedi ki çocuklar rahat etsin..
YanıtlaSilgeçmişler olsun Nihanım.Bizde de var birinin bir yerine bir şey olduğunda diğerinin sensörlerinin devreye girmesi.
YanıtlaSilCanları sağolsun.Sanki hastalanmadıklarında ilgi görmüyorlarmış gibi neyse bu sevgi açlıkları anlamadım ya,neyse...
şu an duymayı istediğim en son şey hastalık:(
YanıtlaSilgeçmiş olsun sizede
Çok geçmiş olsun, kuzular hasta olmasın. Aslında şimdi nasıl benim kız ilgi için bebek olmayı istiyor kardeşine baka baka... Aynı o hesap sanki hastalıkları da. Kıyamam ya..
YanıtlaSilvalla ben bu yaşa geldim, hala arada bir anamın koynuna sokulup şöyle adam gibi naz ederim. hakkıdır çocukların, elleme:)
Ben de hasta olduğumdan mı, yoksa babamdan uzaklarda olduğumdan mı, yoksa hasta olup babamın göğsüne burnumu gömemediğimden mi boğazım düğümlendi?...
YanıtlaSil38 yaşında bile babamın küçük kızı değil miyim? Oysa hiç öyle naz yapar bir bünyeye ve ruha sahip değilim.
Acil şifalar diliyorum.
ebru cum ida nın yorumları beni bitiriyor ve ne kadar da haklı çocuk :)))) ne var yani evde dinlensin dese de mi ama :) teşekkür ederiz canım size de geçmiş olsun :)
YanıtlaSilderya cım zaten o rekabet ortamı evde kendini epeyce hissettiriyor sorma nasıl bir yarış anlayamadım :) daha küçükken ablası düşünce eren de kendini yere atıyordu :)))))
burcu evet haklılık payları var, özel ilgi alakayı seviyorlar :)) biz bile kocaman olduk hasta olunca hala annemizi arıyoruz değil mi :)
YanıtlaSilsibelcim çok yerinde bir talep :)) evet gelsin artık bahar :))
sevgi az kaldı inşallah beklemedeyiz :))
gönül sorma valla, sanki az ilgileniyoruz. yazıyı yazarken de seni düşündüm kimbilir gönüllerde durum ne diye :)))))
YanıtlaSilserpilcim size de çok geçmiş olsun bununla kış bitmiştir umarım...
dağlar kızı naz etsinler canım da böyle bir yarış :)) demek kardeşine özeniyor e zaten en sık görülen davranış da bu değil mi :) öperim sizi :)))
defne cim şiirin dokunaklı oluşundandır hissettiklerin... biz büyüdükçe de onlar değerleniyorlar ayrıca :)))
YanıtlaSilyok abi seninkiler normal değil:)ha diyeceksin seninkiler normal mi.yok benimkiler de değil:))))
YanıtlaSilhepimize acil şifalar...
Can Yücel pek iyi bilir zaten adamın teline dokunmayı :), severim.
YanıtlaSilGeçmişler olur inşallah ..Ne yazık ki bizim evde de durum aynı ,hastalık yapıştı gitmiyor hatta yer yer bize de sıçrıyor.Kış bitince rahatlayacağız galiba :(
YanıtlaSilHepimize geçmişler olsun...
Amaç daha çok ilgi çekmek değil mi? Hatırlıyorum çocukken hastalığın sonunda iyileşmeme rağmen hasta numarası yapıyordum. Hep aynı yani:))
YanıtlaSilgeçmiş olsun.
Çok geçmiş olsun. Yalnız nasıl da biliyorlar işlerini:) Havalar da artik azıcık da olsa ısınsa da çocuklar sık hasta olmasa..
YanıtlaSilsevgi sor bak biz normalmiyiz o da yoooo :))))))))
YanıtlaSildefne evet ben de çok severim :)))
düşlerimden inciler malesef şu kışın son demlerini hastalanmadan atlatsaydık iyiydi, olmadı :( size de çok geçmiş olsun...
ömer tuna nın annesi aynen öyle, bizimkiler şöyle: biliyo musuuun gece benim ateşim çıktıı, bana pembe şurup verdi annem, diğeri; hmm benim de bi kere çıkmıştı de mi anne :))))
YanıtlaSilseda cım şükür bugün kar seviyesi biraz düşmüş :)) erimeye başladı karlar bizim orda, ümitlenmeye başladım bahara dair :))
Çok geçmiş olsun canım. Bahar gelse hastalıklar bitse artık..
YanıtlaSilsaol eminecim bekliyoruz heyacanla baharı :))
YanıtlaSil